BOTR
Aktif Üye
Aksaray Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Besin Teknikerliği kısmından mezun olduktan daha sonra memleketi Konya’nın Ereğli ilçesine dönen Assıya Yılmazer, öğrenci servisinde hosteslik yapmaya başladı. Bu sırada bir öğrenci velisi okçuluk sporuna başlamasını tavsiye etti. Şu an okçuluğun yanı sırada bir daha eğitim ömrüne başlayıp Aksaray Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük kısmı öğrencisi olan Assıya Yılmazer, 2 defa Türkiye şampiyonu oldu. Avrupa ve dünya şampiyonu olup olimpiyatlara katılmayı hedefleyen Yılmazer, şunları söylemiş oldu:
”Aksaray Üniversitesinde 2 yıllık Besin Teknikerliği kısmını bitirdikten daha sonra Konya’nın Ereğli ilçesinde öğrenci servisinde hostes olarak çalışmaya başladım. Servisteki çocukların birisinin babası yardımıyla okçuluk sporuyla tanıştım. Kendisi profesyonel olarak okçuluk yapıyormuş. Ben de ona bir sefer de ben deneyebilir miyim diye sordum. bu türlü hobi hedefli olarak 23 yaşında sporla tanıştım. Konutumun bahçesinde atış yapmayı sürdürdüm. sonrasındasında antrenörüm olan İbrahim Yavuz ile tanıştım ve 2015 yılında Aksaray’a geldim. Burada da profesyonel bir biçimde okçuluk sporuna başladım.”
METE GAZOZ İLE BİRLİKTE YARIŞTI
Okçuluk sporunun eğlenceli bir spor kolu olduğu kadar güç olduğunu kaydeden Yılmazer, nizamlı idman ve çalışmalar yaparak bu duruma geldiğini söylemiş oldu. Okçuluğun ömrünü değiştirdiğini söz eden Yılmazer, “Okçuluğu sevdiğim için daima tertipli bir çalışma daha sonrası bu duruma geldim. Ortalarında ulusal sportmen Mete Gazoz’un da olduğu bir yarışa katıldım. Bu yarış gergin olması karşın pek eğlenceli bir biçimde bitmiş oldu. O yarışta Mete Gazoz erkekler kategorisinde birinci olurken, bende bayanlar kategorisinde birinci oldum. Şampiyon olduğum gün epeyce heyecanlandım. Daha öncede kazandığım şampiyonluklarım vardı; ama bu şampiyonluk benim için hayli oburdu. Müsabakada yaşı en büyük olan bendim. Şampiyonlukta seçmeler yapıldı. Bu süreç epeyce zordu. O günden bu güne kadar geçen süreci düşündüğümde fazlaca şeyin değiştiğini gördüm. Daha evvel hosteslik yapıyordum artık ise profesyonel olarak şampiyonluklara katılıyorum. Bunun niçini ise azim, sabır ve sevgidir” diye konuştu.
EN BÜYÜK DESTEKÇİM AİLEM OLDU
En büyük destekçisinin ailesi olduğunu lisana getiren Yılmazer, “Çevremde ‘Sen okçuluk yapamazsın’, ‘Ok attığında ne olacaksın?’ diyenler de fazlaca oldu. Şu an ise hepsi beni destekliyor. En büyük destekçim ailem oldu. Önümüzde 2024 Olimpiyat müsabakaları var. Onlar için de çalışıp çabalayacağım” dedi.
OLİMPİYAT SEÇMELERNİ KIRIK OK YÜZENDEN KAYBETMİŞ
Antrenörü İbrahim Yavuz ise, “Sporcum Ereğli ilçesinde bir kreşin servis aracında hostes olarak çalışırken, benim tıpkı ilçede yaşayan bir sporcumla tanışmış. Assıya kendisinden ok attırmasını istemiş. Hem okuyup, birebir vakitte profesyonel bir biçimde okçuluk hayatına devam etti. Maksadımız 2020 olimpiyatlarına gitmekti; ancak kimi aksaklıklardan dolayı gidemedik. Assıya olimpiyat kota müsabakalarına kadar son iki yılın Türkiye şampiyonuydu. O devirde materyal eksiklerimiz vardı. Olimpiyat seçmelerine gittiğinde oklarda kırık ve çatlaklık vardı. Yetkililer gereçlerimizi yeniledi, biz de amacımıza ulaştık. Ulusal kadro seçmelerine girdi, öncesinde de üç tane müsabakaya katılıp derece aldı. Yarışlara Türkiye’nin en düzgün 16 atleti çağrıldı. Assıya orada da ulusal ekibe girdi. 14 ile 19 Şubat tarihlerinde Slovenya’nın Losko kentinde Avrupa şampiyonası var. Atletimiz oraya gidecek. İnşallah orada da yeterli bir derece alır. Hem ilimiz ve ülkemiz ismine bir gurur daha yaşarız. Atletimiz fazlaca çalıştı emek gösterdi. Kar, kış demeden çalıştı. Ulusal ekibe seçilen sportmenler içerisinde yaşı en büyük olan atlette Assıya’dır. Bütün atletlerime şunu hatırlatırım: çalışan kaybeder, hayli çalışan kazanır” sözlerini kullandı.
AKSARAY, (DHA)
Okumaya devam et...
”Aksaray Üniversitesinde 2 yıllık Besin Teknikerliği kısmını bitirdikten daha sonra Konya’nın Ereğli ilçesinde öğrenci servisinde hostes olarak çalışmaya başladım. Servisteki çocukların birisinin babası yardımıyla okçuluk sporuyla tanıştım. Kendisi profesyonel olarak okçuluk yapıyormuş. Ben de ona bir sefer de ben deneyebilir miyim diye sordum. bu türlü hobi hedefli olarak 23 yaşında sporla tanıştım. Konutumun bahçesinde atış yapmayı sürdürdüm. sonrasındasında antrenörüm olan İbrahim Yavuz ile tanıştım ve 2015 yılında Aksaray’a geldim. Burada da profesyonel bir biçimde okçuluk sporuna başladım.”
METE GAZOZ İLE BİRLİKTE YARIŞTI
Okçuluk sporunun eğlenceli bir spor kolu olduğu kadar güç olduğunu kaydeden Yılmazer, nizamlı idman ve çalışmalar yaparak bu duruma geldiğini söylemiş oldu. Okçuluğun ömrünü değiştirdiğini söz eden Yılmazer, “Okçuluğu sevdiğim için daima tertipli bir çalışma daha sonrası bu duruma geldim. Ortalarında ulusal sportmen Mete Gazoz’un da olduğu bir yarışa katıldım. Bu yarış gergin olması karşın pek eğlenceli bir biçimde bitmiş oldu. O yarışta Mete Gazoz erkekler kategorisinde birinci olurken, bende bayanlar kategorisinde birinci oldum. Şampiyon olduğum gün epeyce heyecanlandım. Daha öncede kazandığım şampiyonluklarım vardı; ama bu şampiyonluk benim için hayli oburdu. Müsabakada yaşı en büyük olan bendim. Şampiyonlukta seçmeler yapıldı. Bu süreç epeyce zordu. O günden bu güne kadar geçen süreci düşündüğümde fazlaca şeyin değiştiğini gördüm. Daha evvel hosteslik yapıyordum artık ise profesyonel olarak şampiyonluklara katılıyorum. Bunun niçini ise azim, sabır ve sevgidir” diye konuştu.
EN BÜYÜK DESTEKÇİM AİLEM OLDU
En büyük destekçisinin ailesi olduğunu lisana getiren Yılmazer, “Çevremde ‘Sen okçuluk yapamazsın’, ‘Ok attığında ne olacaksın?’ diyenler de fazlaca oldu. Şu an ise hepsi beni destekliyor. En büyük destekçim ailem oldu. Önümüzde 2024 Olimpiyat müsabakaları var. Onlar için de çalışıp çabalayacağım” dedi.
OLİMPİYAT SEÇMELERNİ KIRIK OK YÜZENDEN KAYBETMİŞ
Antrenörü İbrahim Yavuz ise, “Sporcum Ereğli ilçesinde bir kreşin servis aracında hostes olarak çalışırken, benim tıpkı ilçede yaşayan bir sporcumla tanışmış. Assıya kendisinden ok attırmasını istemiş. Hem okuyup, birebir vakitte profesyonel bir biçimde okçuluk hayatına devam etti. Maksadımız 2020 olimpiyatlarına gitmekti; ancak kimi aksaklıklardan dolayı gidemedik. Assıya olimpiyat kota müsabakalarına kadar son iki yılın Türkiye şampiyonuydu. O devirde materyal eksiklerimiz vardı. Olimpiyat seçmelerine gittiğinde oklarda kırık ve çatlaklık vardı. Yetkililer gereçlerimizi yeniledi, biz de amacımıza ulaştık. Ulusal kadro seçmelerine girdi, öncesinde de üç tane müsabakaya katılıp derece aldı. Yarışlara Türkiye’nin en düzgün 16 atleti çağrıldı. Assıya orada da ulusal ekibe girdi. 14 ile 19 Şubat tarihlerinde Slovenya’nın Losko kentinde Avrupa şampiyonası var. Atletimiz oraya gidecek. İnşallah orada da yeterli bir derece alır. Hem ilimiz ve ülkemiz ismine bir gurur daha yaşarız. Atletimiz fazlaca çalıştı emek gösterdi. Kar, kış demeden çalıştı. Ulusal ekibe seçilen sportmenler içerisinde yaşı en büyük olan atlette Assıya’dır. Bütün atletlerime şunu hatırlatırım: çalışan kaybeder, hayli çalışan kazanır” sözlerini kullandı.
AKSARAY, (DHA)
Okumaya devam et...