Kitap Eleştirisi: Ela Lee'den “Jaded”

dunyadan

Aktif Üye
KÖRLÜKkaydeden Ela Lee


Ela Lee'nin zekice okunabilen ilk romanı Jaded'in ortalarında bir insan kaynakları çalışanı, Jade adındaki genç bir avukata güvence veriyor: “Bildiğiniz gibi, tüm cinsel taciz iddialarını kabul ediyoruz.” çok Bunlar tanıdık kelimeler ama pratikte ne anlama geliyor? #MeToo hareketi herhangi bir şeyi değiştirdi mi? “Bıkkın”, bunu zor yoldan öğrenen Y kuşağının deneyimlerini araştırıyor.

Jade rüyayı yaşıyor. Koreli bir anne ve Anadolulu bir babanın tek çocuğu olarak Londra'nın önde gelen hukuk firması Reuben, Fleisher & Wishall LLP'de iş buldu. Ancak bir iş partisinden sonra akşamdan kalma bir halde, çıplak, yaralı ve kanlar içinde uyandığında hayatı kargaşaya sürüklenir. Jade yavaş yavaş geceden kesitleri hatırlıyor: Şirketindeki yırtıcı bir ortak tarafından içki içmeye teşvik edilmişti; bir meslektaşı başının belada olduğunu gördü ve evine yürüdü; Onu evine aldı, bayıldı ve sonra bu sözde iyi Samiriyeli tarafından tecavüze uğradı.

Saldırının ardından Jade, kabuslar görmesine rağmen devam etmeye çalışır ve hararetli bir şekilde çalışır. Ancak arkadaşı Adele dahil etrafındaki insanlar bir şeylerin ters gittiğini fark eder. Jade işine karışmaya çalışırken, yakışıklı, beyaz, ayrıcalıklı erkek arkadaşı Kit şöyle yakınıyor: “Seni iki hafta görmemek gerçekten saçmalık olacak.” Ama Jade kendi kendine “Sorun değil, sorun değil,” diyerek mücadele etmeye devam ediyor. Sorun değil.”

Kitap, ağır tecavüz konusunu işyeri kültürünün karanlık ve komik bir yaklaşımıyla dengeliyor. Jade'in şirketi insanların “yemek yediği” bir yer. Al Deko Jade, çeşitlilik komitesinde görev yapmak üzere çağrıldı ve kendisinin ve meslektaşlarının “odanın içinde dolaşıp baskıcı yapıların sürdürülmesinde kişisel olarak nasıl suç ortağı olduğumuzu düşündükleri” toplantılara katlanıyor.


Ancak Jade başına gelenlerle yüzleşmeye başladıkça roman derinleşir. Baskıcı yapılar hakkında tartışmak artık saçma görünmüyor. Şirketin “ofisin güvenli bir ortam olduğunu hissetmeniz” umudu boş görünüyor. Aynı şekilde Jade, Kit'e neyle mücadele ettiğini anlattığında ilişkilerinin gidişatı da değişir. Belki de bu kitaptaki en güzel fikir alışverişi, Jade ve Kit'in hatırlayamadığı gece hakkında konuşmasıdır. Kit'in Jade'in yaşadığı çileye verdiği tepki, karışık duyguların başyapıtıdır. Aynı anda kafası karışıktır (“Ne diyeceğimi bilmiyorum”), kıskançtır (“Seninle…yakın olması fikri…”), şefkatlidir (“Senin yanında olmak istiyorum”) ve kendine acıma (“Neden bana söyleyebileceğini düşünmediğini bilmiyorum.”

Adalet yerini bulacak mı? Peki Jade onu takip etme riskini ne kadar alacak? Bu sorular olay örgüsünü yönlendiriyor ama bizi ilgilendiren karakterler. Lee, Jade'in ebeveynlerini özgüllük ve hassasiyetle geliştirir. Babası “eylül ayından mart ayına kadar her gün” giydiği “gri-mavi polar”la, büyükannesi kimchi chigae servisi yapıyor. Jade, olanları açıklamanın ve şirketten ayrılmak zorunda kalabileceğini kabul etmenin, yıllardır tek çocuklarına bakmak için mücadele eden göçmen anne ve babasını mahvedeceğinden korkuyor.

Jade'in hukuk firmasındaki kadın düşmanlığı yaygın ve yürek parçalayıcıdır. Jade'e göre, sosyal etkinliklerde kadınlara yönelik “görünmez kurallardan” biri, “baştan çıkarıcı ol ama gerçekte kimseyi baştan çıkarma” talimatıdır. Şirketin belirttiği kararnamede “cinsel açıdan uygunsuz davranışlara karşı sıfır tolerans politikası” olduğu belirtiliyor. Ancak Jade öğrendikçe teori ve pratik birbirinden ayrılır. Bu kuralın arkasında daha derin bir kural yatıyor: Eğer başınıza bir şey gelirse, ya bunu kabul etmelisiniz ya da ayrılmalısınız. Kanunun lafzı ile ruhu arasında büyük bir uçurum var. Londra Metrosu'nun uyarısı “Boşluğa dikkat edin”. Lee'nin kitabının amacı da bu gibi görünüyor; tartışma ile cinsel taciz gerçeği arasındaki boşluğu kapatmak. Lee, “Jaded” ile bu mesafenin ne kadar tehlikeli olabileceğini gösteriyor.


KÖRLÜK | kaydeden Ela Lee | Simon ve Schuster | 372 s. | 27,99$